Mayıs ayındaki genel seçim gündeminden kısa bir süre sonra Türkiye, Mart ayında yerel seçim gündemine girdi.
Sandık zamanı yaklaştıkça heyecan artıyor ve muhalefetin dağınıklığı dikkat çekiyor.
CHP’de garantili belediyelerin paylaşımı kavgası
Cumhur İttifakı adaylarını açıklayıp kampanyaya başlarken, garantili sayılan belediyelerin parti içinde bölünememesi nedeniyle CHP adayları gecikiyor.
‘Odun koyarsak seçilecekler’ belediyeleri için süregelen kargaşanın yanı sıra, dağılmış olan Millet İttifakı partilerinin de aday göstermesi paniğe neden oluyor.
Muhalefette bölünme korkusu
İyi Parti’nin özellikle İzmir, Ankara ve İstanbul’da CHP’ye karşı aday göstermesi ‘muhalefete bölünme’ endişesi yaratıyor.
Eski ortakların anlaşmaya varamamasıyla başlayan Âlâ Partisi-CHP çekişmesinde garanti sayılan belediyelerin kaybedilme korkusu var.
Muhalefet yazarları siyasetçilerin fikir ayrılıklarını telafi etmeye çalışıyor.
Bu bağlamda yerel yönetimin özü olan hizmet yerine ideolojiler öne sürülmektedir.
Muhalefet yazarlarından ideolojik oy çağrıları
Davetiyelerde adaylardan hangi partiye mensup olduklarına göre değil, ideolojilerine göre oy vermeleri isteniyor.
Seçmeni kutuplaştıran bu davetlere bir yenisi daha eklendi.
Sözcü yazar Sultan Uçar, sosyal medya paylaşımıyla muhalif seçmenlere davetiye çıkardı.
Seçmenlerin CHP’li adaylara gösterdiği tepkiye kızan Uçar, kimin aday olduğunun bir önemi olmadığını söyledi.
“Oyları bölmemeli, Atatürkçü adayları desteklememeliyiz”
Seçimin Cumhuriyetçiler ile Cumhuriyet düşmanları arasında gerçekleşeceğini iddia eden Uçar, şu ifadeleri kullandı:
İzmir’de şu aday yapıldı, şu aday yapıldı. Gerçeği görün. Birbirinizi yemeyi bırakın. 81 ilde sadece 2 fikir yarışacak:
Atatürkçüler, Cumhuriyetçiler ve Atatürk’ün kurduğu cumhuriyeti yıkmak isteyenler.
Partisinin değeri yok. Oyları bölüp Atatürkçü adayları desteklememeliyiz.
